29 Şubat 2012 Çarşamba

Küçüklüğümden beri fotoğraf çekilmeye değil ama çekmeye bayılırım. Ancak şimdiye kadar bu uğraş benim için hobiden öteye gitmedi. Ara sıra “fotoğrafla ciddi olarak ilgilenmeyi düşünmüyor musun?” diye soranlar çıksa da, sanırım herkesin bir nevi “fotoğrafçı” olduğu (bkz. Çeşit çeşit uygulamalar, filtreler, programlar vs...) şu günlerde, kendimi “amatör fotoğrafçı” olarak

27 Şubat 2012 Pazartesi

Bir Ortaçağ Kasabası Yvoire

27 Şubat 2012 Pazartesi - 2 yorum
Geçen gün Dondurucu Soğukta Montreux, Chillon, Yvoire başlıklı yazımı kaleme alırken fark ettim ki Yvoire’a yaptığım ilk gezi hakkında bir yazı yayımlamamışım. Düşündüm ki, dondurucu soğuk, kar ve buz altındayken pek cazip gözükmeyen bu ortaçağ kasabasına gaddarca davranmamalı ve hava güzelken ne kadar hoş bir yer olduğunu da paylaşmaşmalı. Bu amaçla, aklımda kaldığı kadarıyla Nisan 2009’da ESN grubu tarafından düzenlenen geziyi sizlere aktaracağım.

Yvoire, Leman Gölü’nün Fransa tarafında kalıyor. Yani bir Fransız

19 Şubat 2012 Pazar

ESN

19 Şubat 2012 Pazar - Hiç yorum yapılmamış
Bu yazım diğerlerine göre biraz daha reklam içerikli olacak sanırım. Aslında amacım reklam yapmak değil, sadece yurtdışına çıkan veya çıkacak olan değişim öğrencilerine yol göstermek.

Okumak için yurtdışına çıkmak gerçekten de büyük bir deneyim. Her ne kadar yurtdışına okumaya, ya da dil öğrenilmeye gidilmiş gibi gözükse de, asıl amaç farklı kültürlerle tanışıp kaynaşmak, onları yakından tanımak ve belki de kendi kültürünüzü de onlara tanıtmak.

Bu noktada öğrenci grupları gerçekten büyük bir önem taşıyor. Kendi adıma, Cenevre’de değişim öğrencisi olarak geçirdiğim bir yıl boyunca ESN

16 Şubat 2012 Perşembe

Davetsiz Misafirler

16 Şubat 2012 Perşembe - Hiç yorum yapılmamış
İkinci Cenevre maceramın altıncı ayındayım, ancak hala küçük davetsiz misafirlerle yaşamaya tam olarak alışamadım. Her an her yerden fırlıyorlar. Yaz kış demiyorlar. Peki kim bunlar? Tabii ki de böcekler!

Her ne kadar kendileriyle yaşamaya alışık bir bünyem olmasa da (sanırım şehirde büyümenin dezavantajı) yine de onları fotoğraflamaktan kendimi alıkoyamıyorum.

Gerçi İstanbul’daki evimizde de çeşitli dönemlerde haşere görmüşlüğüm vardı, ancak onların boyutları biraz daha büyüktü; fındık faresi, kertenkele ve küçük akrep gibi... Buradaysa genellikle oradan oraya zıplayıp herşeyin içine giren türleri hakim.

Mesela yaz sonunda evimize bir çekirge konuk oldu. Daha doğrusu çekirgegillerden, tam olarak Katydid oluyormuş türü. Bir gece vakti ansızın giriverdi pencereden. Neyse ki ses çıkartıyor kendisi cırcırcır diye de anladık içeri girdiğini. Gerisin geri yollamadan önce fotoğraflıyı verdim.


Aynı Katydid olduğunu sanmıyorum, ama farklı farklı günlerde yine

13 Şubat 2012 Pazartesi

Giétroz’da bir raket macerası

13 Şubat 2012 Pazartesi - 2 yorum
Haftasonu, arkadaşlarımızla birlikte Valais kantonunda bulunan Giétroz’da bir dağ evine kalmaya gittik. Giétroz küçük bir dağ köyü. Ulaşım sırasıyla Martigny ve Finhaut üzerinden Mont Blanc Express vasıtasıyla yapılıyor. Tabii trenden indikten sonra yaklaşık olarak 35-40 dakika yürümeniz gerekiyor.



Cenevre’den Finhaut’a gitmek, seçtiğiniz trene göre 1,5 ila 2,5 saat arasında sürüyor. Tabii arada aktarma da yapmak zorundasınız.

Toplamda 2 gece 3 gün konakladık. Cumartesi günü, şansımıza havanın da rüzgarlı olmaması ve çok da serin olmamasıyla birlikte 5 kişilik raket ve 6 kişilik kayak ekibi olarak Giétroz dağlarına

8 Şubat 2012 Çarşamba

Ocak ortasına kadar “kar yağmadı”, “bu yıl kar yağmayacak galiba Cenevre’ye” dedik durduk; fakat sonunda kötü vurdu. Daha açık konuşmak gerekirse hava oldukça soğuk. Gerçi dünya genelinde de pek farklı değil. İstanbul’da aynı durumdan muzdarip, hatta kar


Yaklaşık olarak aralık ayından beri bu köpek hakkında yazmayı düşünüyordum; fakat yıl sonunun getirdiği yoğunluktan olsa gerek bir türlü başlayamadım yazılarıma. Üstelik üzerine uzun uzun karalayabileceğim bir şey de değil.

Kendisini ilk gördüğüm zaman, oldukça ilginç gelmişti otobüste köpek